Nöbetçi Eczaneler
Erzincan Park AVM’ de yetişkin ve çocuk sevenleri ile bir araya gelen Sanatçı Müfit Can Saçıntı yaptığı yarışmalar ile katılımcılara değişik hediyeler verdi.
1968 Sungurlu’da doğan sanatçı Müfit can Saçıntı; Levent Kırca ile Olacak O Kadar ’da başladığı sanat hayatına birçok dizi, sinema ve tiyatro oyunculuğunun yanında yazar, senarist ve yönetmenlikte yaptı.
Erzincan’da Park AVM ’de yaptığı program sonrasında SABAH Gazetesi muhabirine konuşan Sanatçı Müfit Can Saçıntı, Erzincan’ın Dönerinin hayranı olduğu ayrıca Türkiye’nin en planlı şehirlerinden birinin Erzincan olduğunu söyledi.
TİYATRO DA CANLI KAHKAHAYI DUYMA, CANLI ALKIŞLAR BİZE TERAPİ GİBİ GELİYOR
Saçıntı yaptığı konuşmasında; “yaptığım işi aslında hikâye anlatıcısı olarak görüyorum. Hikâye anlatmanın da çeşitli anlatma yöntemleri, mecraları var. Bazen hikâyeye göre belirliyorsun. Sinema, tiyatro ilerde roman da yazabilirim. Sinema hikâye anlatmanın biraz daha pahalı yolu. Tiyatro biraz daha ekonomik yolu ama başka artıları var. Tiyatroda seyirci ile yüz yüze oluyorsun. Seyircinin tepki ve reaksiyonlarını anında ölçüyorsun. Buna göre de kendini toparlayabiliyorsun. Tiyatro da canlı kahkahayı duyma, canlı alkışlar bize terapi gibi geliyor. Sürekli gülen insanları görüyorsun. Bu insan psikolojisinde çok önemli çünkü üzgün bir insanı görünce üzülürüz, kızgın bir insanı görünce geriliriz, gülen bir insanı görünce de mutlu olup keyifleniyoruz. Benim öyle bir işim var ki tiyatroda sürekli gülen insanları görüyorum bu bedava terapi, hatta üstüne birde para veriyorlar.
1990’lı yıllarda olacak O Kadar Levent Kırca ile bir gazete ilanı üzerine başvurdum. O zaman birkaç arkadaş kadroda yer almıştık. Yaklaşık 10 yıl kadar Levent kırca ile olacak o kadar ile çalıştık. Arkadaşlar ile birlikte tiyatro oyunları yaptık. Ardından Çocuklar duymasın geldi. Bu arada hatırlayamadığım birkaç dizi daha var. Mesela Emret Komutanım var. Bunun yaklaşık 80 bölümünü birkaç arkadaş ile birlikte yazmıştık.
Mandara Filozofu dizisine 2 bölüm misafir oyuncu olarak girdim, bu filmin aynı zamanda yazarlarından birisiydim. Mandıra Filozofunun yazıldığında sürekliliğini düşünmemiştik. Bende iki bölüm diye misafir oyuncu diye girdim. 105 bölüm sürdü. Sonra dizi bitince de baktık ilgi devam ediyor o zaman yapımcı olarak filmini yapmaya karar verdik. Filmin oyuncusu Rasim Öztekin’i kaybedince filmin devamı gelmedi.
Yaklaşık 6 aydır devam ettiğim tek kişilik bir güldürüm var. Sahnede canlı sergiliyorum. Bunun kamera kaydını aldık. Mars dağıtım ile anlaştık. 3 Mayıs’ta gösterime girecek. Buradan bir gelir elde edebilirsek bir sinema filmi çekmeyi hayal ediyorum, şimdilik hayal. Sinema filmini çekebilmek için takibi birazda seyirciye bağlı. 3 Mayıs’taki “itiraz ediyorum” izlerse oradan kazandığımız ile sinema çekeceğiz, tabi ki burada patron seyirci. Erzincan’da da gösterime girecek. Büyük ihtimalle 3 veya 6 Mayıs tarihlerinde inşallah film için tekrar gelmeyi düşünüyorum.
ERZİNCAN DÖNERİ HAYRANIYIM
Erzincan’a ilk kez babasının mesleği dolayısıyla Doğu Beyazıt’a gidiş gelişlerinde ortaokul öğrencisi iken 11 yaşlarında birkaç kez geldiğini söyleyen sanatçı Saçıntı; Türkiye’nin en iyi döneri o zaman Erzincan döneriydi. O zamanlar yiyordum. Bugün gelince de hemen döneri yedim. Kimse alınmasın çok iller gezdim ama Erzincan döneri bir başka.
ERZİNCAN TÜRKİYE’NİN EN PLANLI VE TEK YATAY MİMARİ OLAN İLİ
Erzincan’ın hayran olduğum bir özelliği daha var, Erzincan Türkiye’nin en planlı ve tek yatay mimari olan ili. Erzincan bu yönüyle de görülmeye değer. Bu anlamda diyoruz ki Türkiye’nin en iyi döneri Erzincan Döneri ve Türkiye’nin en planlı şehri Erzincan”
