Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

Sarıgül; Belediye şirket işçilerinin kadroya alınması lazım

Basın mensupları ile bir araya gelen Cumhuriyet Halk Partisi Erzincan Milletvekili Mustafa Sarıgül Türkiye’nin kurtuluşunun ekonomik milliyetçilik olduğunu söyledi.

Basın mensupları ile bir

Parti Binasında Basın mensuplarına açıklamada bulunan Milletvekili Mustafa Sarıgül Belediye şirketlerinde çalışan belediye işçilerinin kadroya alınmaları isteğini yeniledi.

 BELEDİYE ŞİRKET İŞÇİLERİNİN KADROYA ALINMASI LAZIM

Belediyelerin verdiği kamu hizmetlerinin yüzde 92’sinibelediye şirket işçileri üretiyor.  Buna rağmen belediye şirket işçilerinin kadrosu yoktur. İş güvencesi yoktur. Her seçim sonrasında işten çıkarmalar oluyor. İşten çıkarılma korkusuyla çalışıyorlar. Benzer işi yapanlardan daha az maaş alıyorlar. Bunlar haksızlık ve eşitsizliktir ve iş barışını bozar. Belediye başkanlığı yapmış bir siyasi olarak belediyelerde çalışan şirket işçilerimizin durumunu iyi biliyorum ve takip ediyorum. 600 binden fazla belediye şirket işçisi kadro bekliyor. Kadrolu çalışmak için mücadele veriyorlar. Bugünkü iktidar her seçim öncesi kadro sözü veriyor. Seçimden sonra unutuyorlar, artık bu soruna noktayı koymak lazım. Belediye şirketlerinde çalışan belediye işçilerinin kadroya alınması lazım. Bu haksızlık ve adaletsizliğin giderilmesi lazım.

TÜRKİYE’NİN KURTULUŞU EKONOMİK MİLLİYETÇİLİK

İşsizlikle, geçim sıkıntısıyla, yoksullukla ve enflasyonla mücadele etmemiz lazım. Üretime dayalı bir ekonomi modeline geçmemiz lazım. Türkiye zamlardan faturalardan başka bir şey  konuşamıyor. Ekonomik milliyetçilik yapmamız lazım. Ekonomik milliyetçilik, kısaca ve basitçe, “Yerli malı yurdun malı, her Türk onu kullanmalı ve korumalıdemektir. Ekonomik milliyetçilik, ihracatımızı artırmak, ithalatımızı azaltmaktır. Ekonomik milliyetçilik, tarıma önem vermek demektir. ABD, Rusya, Kanada çiftçisini değil Türk çiftçisini ihya etmektir. Çayımıza, fındığımıza, pamuğumuza, zeytinimize, üzümümüze sahip çıkmaktır. Yabancı şirketlerin ne ekip biçeceğimize karışmasına izin vermemektir. Devlet üretme çiftlikleri, tarım işletmeleri açmaktır. Ekonomik milliyetçilik Türk markalarını değerli kılmaktır. Markalaşmaktır. Ekonomik milliyetçilik, ihracatı artırmak ithalatı azaltmaya çalışmaktır. Ekonomik milliyetçilik, enerji dahil, tüm ihtiyaçlarımızı kendi kaynaklarımızdan karşılamaktır. Türkiye’mizin, ekonomide Kuvayı Milliye ruhuna ihtiyacı var.
Uluslararası şirketler ve onların yerli işbirlikçileri yüzünden tarımı, üretimi bıraktık.
Sosyal devleti unuttuk. İş, aş bulmayı, barınmayı piyasaların kaderine bıraktık.

 ŞİMDİ DOYMUYOR, GEÇİNEMİYOR, İŞ BULAMIYOR, BARINAMIYORUZ.
Şartlara ve ihtiyaçlara göre, özel sektör ile kamunun bir arada olduğu ekonomik milliyetçilik modeline ihtiyacımız var. Ekonomik milliyetçilik, gelirin kadar, harcamak demektir.
Ekonomik milliyetçilik ülkemizde üretilen mal ve hizmetler için döviz harcamamak, ihtiyaçlarımızı ülke içinde karşılamaktır. Ekonomik milliyetçilik, Türk parasının değerini, malımızı, mülkümüzü, ürünümüzü ve en önemlisi onurumuzu korumak demektir.

SARIGÜL KOCAELİ’DE ADAYMI?

Milletvekili Sarıgül yaptığı açıklamanın ardından basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Son günlerde Kocaeli Belediye başkanlığı için adının çok sık kullanıldığı sorusuna net cevap vermezden, olumsuz cevapta vermemesi dikkat çekti: Sarıgül soru ile ilgili konuşmasının devamında; Türkiye’nin her noktasında yapılan anketlerde Cumhuriyet Halk Partisi’nin Kocaeli belediye başkanı olarak kimi görmek istersiniz, Denizli belediye başkanı olarak kimi görmek istersiniz gibi birkaç örnek veriyorum. Gaziantep belediye başkan olarak kimi görmek istersiniz Tuzla’da soruyorlar Cumhuriyet Halk partisinde belediye başkanı olarak kimi görmek istersiniz. Kocaeli gerçekten turizmin başkentidir Kocaeli son derece değerli bir ilimizdir. Kocaeli’ne benim çok önemli katkılarım oldu. Kocaeli’nin büyükşehir olması için dönemin başbakanı Süleyman Demirel ile uzun görüşmeler yaptık ve Kocaeli’nin büyükşehir olmasını gerçekten sağladık. Kocaeli’ni ben çok seviyorum. Kocaeli’nin ışıklarının mutlaka yanması lazım. Denizli belediyesi de Kocaeli belediyesi’ de kısmet olursa Erzincan belediyesi de mutlaka bilgili becerikli yetenekli, hiçbir siyasi parti farkı gözetmeden başı açık da benim başı kapalı da benim, Muharrem ayı da benim Ramazan ayında benim, camiler de benim cemeviler de benim. Belediye başkanlığında öyle bir yapı vardır ki herkesin belediye başkanı olmak lazım. Sevgiyle kazanması lazım. 2024 Erzincan yılı yola çıktı geliyor merak etmeyin Erzincan’ında Kocaeli’n inde Denizli’nin de ışıklarını yapmayı Allah’ım bize versin”