Nöbetçi Eczaneler
Dr. Bayrakçeken, özellikle çocuk yaşlarda başlayan miyop rahatsızlığının gençlik döneminde daha fazla ilerleme gösterdiğini belirterek, “Gözlük kullanımına en çok sebep olan sorunlar genellikle çocukluk çağında başlayan miyoplardır. Bunun yanında toplumda sık görülen şikâyetlerden biri de yakını görememe problemidir. Hastalarımızın bize en fazla bu nedenlerle başvurduğunu görüyoruz.” dedi.
Gözlük kullanımının en sağlıklı çözüm olduğunu belirten Bayrakçeken, bazı hastaların gözlük kullanmak istememesi nedeniyle kontak lens veya lazer tedavisine yöneldiğini ifade etti. “Hastaya uygunluk değerlendirmesi yaptıktan sonra kontak lens ya da lazer tedavisi önerebiliyoruz.” diye konuştu.
Mevsim geçişlerinde artan alerjik ve bakteriyel konjonktivit vakalarına da dikkat çeken Dr. Bayrakçeken, özellikle okul ve kreşlerde çocuklardan aile bireylerine bulaşabildiğini, bu nedenle konjonktiviti “aile hastalığı” şeklinde salgın hâline gelebildiğini söyledi.
Sık karşılaşılan bir diğer sorunun ise glokom (göz tansiyonu) olduğunu belirten Bayrakçeken, hastalığın sinsi ilerlediğini vurgulayarak şu bilgileri verdi: “Glokom, hastanın çoğu zaman hissetmediği fakat geç fark edildiğinde ciddi görme kayıplarına yol açabilen bir rahatsızlıktır. Polikliniğimize gelen her hastaya glokom taraması yapıyoruz. Bu hastalık 100 kişiden yaklaşık 2-3’ünde görülüyor. Erken tespit edildiğinde damla, lazer veya ameliyatla körlük riski engellenebiliyor.”
Dr. Bayrakçeken, ileri yaş hastalığı olan katarakt için ise tek tedavinin cerrahi müdahale olduğunu belirtti: “Katarakt en çok 60–65 yaş grubunda görülen bir rahatsızlıktır. Gelişen teknolojiyle göz içi mercekler kullanılarak başarılı sonuçlar alıyoruz. Bu sayede hastalarımızın gözlük ihtiyacı da önemli ölçüde azalabiliyor.”
