Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

Âşık Nurhani: “Milli kültürden uzaklaşıp, batıya yamanıyoruz”

Türkiye Yazarlar Birliği (TYB) Erzincan Şubesinin programında konuşan Aşık Nurhani (Nuri Kaya), “Milli kültürden uzaklaşıp, batıya yamanıyoruz” dedi.

Türkiye Yazarlar Birliği (TYB)

Türkiye Yazarlar Birliği (TYB) Erzincan Şubesinin programında konuşan Aşık Nurhani (Nuri Kaya), “Milli kültürden uzaklaşıp, batıya yamanıyoruz” dedi.

TYB Erzincan Şubesinin haftalık programları devam ediyor. Bu haftanın konuğu olarak kürsüye gelen Türk Halk Edebiyatı, âşıklık geleneğinin Erzincan’daki temsilcisi Âşık Nurhani, Türk edebiyatının ürünlerinden birisi olan halk edebiyatı âşıklık geleneğine verdiği destek için Türkiye Yazarlar Birliği Erzincan Şubesi’ne teşekkür etti.

Diyanet Gençlik Merkezinde gerçekleşen konuşmasında Âşık Nurhani, “Âşıklık geleneği yıllardır bu toprakların ürünüdür. Bunu yaşatmamız gerekir. Batıdan aldığımız bir gitarla sahneye çıkan bir kişiyi yüzlerce kışı izlerken, elinde sazı ile sahneye çıkan bir halk aşığının izleyicisi sınırlı sayılabilecek kişi tarafından izleniyor. Bu durum vahimdir. Milletimiz kendi değerlerine dönmelidir” şeklinde konuştu.

Âşık Nurhani “Halk Edebiyatında Atışmalar” başlığını taşıyan konuşmasında âşıklık geleneğinin usta isimlerinin şiirlerinden ve kendi şiirlerinden örneklerle konuşmasına başladı. Ardından da âşıkların atışmalarından örneklerini verdi.

Âşıklık geleneğini sürdürenlerin derin bir kültüre sahip olması gerektiğini, atışmalarda kendilerine sorular soruları anlaması ve onlara cevap verebilmesi gerektiğini ifade eden Nurhani, atışanların bilgisi ve birikimi ile kalıcı olabileceğini söyledi. Bilgisi ve birikimi olmayan kişilerin atışmaya giremeyeceğini ve karşısındakini yenemeyeceğini söyleyen Nurhani, “Bilginin kaynağı inancımızdır. Tartışmaların atışmaların konusu inancımızdır. Buna hâkim olamayanların bu mevkide, meslekte ve makamda bulunabilmeleri düşünülemez.” dedi.