MÜSİAD Erzincan Şubesinden 28 Şubat Postmodern Darbesinin yıldönümünde açıklama geldi.
Buyruk açıklamasında: “27 yıl önce silahlı cunta tarafından, sözde irtica tehdidi ile bütün bir ülkeyi çevrelemeye çalışmak, toplumun çeşitli kesimlerini vesayet lobisinin elinde rehin tutmak, insanlık onuruna, akıl ve mantık ilkelerine deli gömleği giydirmek üzere gerçekleştirilen 28 Şubat darbesi insanlık tarihine kara bir leke, Türk demokrasisine ise utanç günü olarak geçmiştir.” dedi.
“GÜÇLÜ TÜRKİYE’Yİ İNŞA ETME MÜCADELEMİZE DEVAM EDİYORUZ”
Ertan Buyruk açıklamasında “Failleri tarafından “Etkisi Bin yıl sürecek” hayalleri ile savunulan bu karanlık girişim değil bin yıl 10 yıl bile sürememiştir. Çünkü Milletin gönlünde değer görmeyen, insan hak ve özgürlüklerini hiçe sayan her ideoloji ve hareket yok olmaya mahkumdur. İslami kimliğe duydukları derin öfkeyi, sistematik ve kanun dışı vahşi bir militarist dayatma ile dışa vuran darbeciler aldıkları anti-demokratik Milli Güvenlik Kurulu kararları ile dönemin iktidarına darbe vurmuşlardı. Yaşanan darbe süreci ile birlikte İslami kimliğe sahip olan toplumun büyük bir kesimi türlü yollarla kısıtlandı. Genç kızlar üniversitelere başörtüleri ile giremedi, kılık-kıyafetleri nedeniyle gençler eğitim haklarından mahkûm bırakılarak ikna odaları eliyle inançlarından vazgeçmeye zorlandılar. Katsayı adaletsizliğiyle gençlerin istedikleri okulda eğitim almalarının önü kapatıldı. Kamu görevlileri eşleri başörtülü olduğu için fişlendi. Siyasi görüş ve inancından dolayı insanların; çalışma, eğitim, ibadet, düşünce ve ifade özgürlükleri gibi temel hakları engellendi. Ülkesi için, milleti için çalışan ve üreten sermaye dahi “yeşil sermeye” adı altında kategorize edildi, ötekileştirildi.” dedi.
MÜSİAD Erzincan Şube Başkanı Ertan Buyruk açıklamasını şu şekilde sürdürdü: “28 Şubat’ta siyasete, demokrasiye ve insan haklarına sözde “Balans Ayarı” vermeye çalışanlar, Aziz Milletimiz tarafından kısa sürede bizzat kendileri balans ayarına uğradılar. Türkiye’ye sözde ayar vermeye kalkan, milletimizin elinden geleceğini, haklarını ve huzurunu alan karanlık darbe dönemleri, milletimizin 15 Temmuz gecesi tek yumruk olarak verdiği mücadele ile bir daha yaşanmamak üzere tarihe gömüldü. Milletimizden aldığımız güç ve tarihin bize yüklediği sorumluluk ile millet iradesini egemen kılma, büyük ve güçlü Türkiye’yi inşa etme mücadelemize kararlılıkla devam ediyoruz. Yüce Türk milletine hizmet etmeyi ibadet bilen kişiler olarak bizler ülkemizin kalkınması adına elimizden geleni yapmaya devam edeceğiz. Her şartta ve koşulda darbeler karşısında yanımızda olan milletimize şükranlarımızı sunuyoruz.” ifadelerine yer verdi.