Nöbetçi Eczaneler
Kudüs-ü Şerif’in Müslümanlar için önemini anlatan Ankara Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Oğuzhan Aydın, “Bugün burada, 401 yıl boyunca ecdadımızın hâkimiyetinde kalan mübarek şehir Kudüs’ten bahsedeceğiz. Cenab-ı Hakk bazı mekânlara ve zamanlara kutsiyet atfetmiştir, bunlardan biri Mekke-i Mükerreme, ikincisi Medine-i Münevvere, üçüncüsü de Kudüs-ü Şerif’tir. Ne yazık ki ilk mescidimiz Mescid-i Aksa’da bugün Siyonistlerin nâmahrem eli var. Ecdadımız o namahrem elleri çokça kırdı ve o hain elleri kıracak olan yine o ecdadımızın mübarek nesli olacaktır.” diye konuştu.
Aydın, 1516 yılı 31 Aralıkta Yavuz Sultan Selim Kudüs’e girer Yavuz Sultan Selim 12 Bin askeri ile Kudüs’ e girer. Kudüs’ü Memlüklülerden bir gece vakti, yatsı namazı baktinde alır. Burada ki 12 Bin asker 12 Bin adet Şamdan yakar. Bundan dolayı bizler Mescid-i Aksa’nın avlusuna 12 Bin şamdanlı Mescid diyoruz. 12 Bin asker şamdamını yakar ve Yavuz Sultan Selim burada bütün Kudüslülere namaz kıldırır. Namaz sonrası orada yaşayan Müslüman, Hıristiyan ve Yahudilere şunu söyler. Hz. Ömer Kudüs’ü 638 de fetih ettiğinde bir eman name yayınladı. Bu eman nameye göre herkes emniyet içerisindedir.
Kudüs-ü Şerif’in birçok peygamberin tevhid mücadelesine ev sahipliği yaptığını hatırlatan Doç. Dr. Oğuzhan Aydın, “Yüce peygamberlerden Hz. İbrahim’in, Hz. İshak’ın, Hz. Yakup’un, Hz. Yusuf’un ve Hz. Sara annemizin kabri Kudüs’tedir. Hz. İsa’nın doğduğu, Hz. Zekeriya’nın ve Meryem validemizin yaşadığı mübarek şehirdir Kudüs. Kudüs, Sevgili Peygamberimiz Hz. Muhammed’in (sav) vasiyeti, Hz. Ömer’in yadigârıdır. Asr-ı Saadet halifeleri, Emeviler, Abbasiler, Osmanlılar ve daha nice İslam devletleri Kudüs’e büyük hizmetlerde bulundular. Bu kutlu şehir 88 yıl Haçlı esaretinde kaldıktan sonra büyük İslam kumandanı Selahaddin Eyyubi tarafından yeniden fethedildi.” ifadelerini kullandı.
