Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

Dr. Altıparmak, “Grip ve soğuk algınlığı aynı hastalıkmış gibi bilinse de bu hastalıklar birbirinden farklıdır”

Erzincan’da ve ülke genelinde havaların soğuması ve kış mevsiminin kendini iyice hissettirdiği bu günlerde üst solunum yolu enfeksiyonu şikâyeti ile hastanelere ve polikliniklere başvurularda artış görülüyor.

Erzincan’da ve ülke genelinde

Hem grip hem de soğuk algınlığı benzer semptomlara yol açsa da, özellikle kış aylarında daha sık görüldükleri için bu iki terim sıklıkla karıştırılıyor. Ancak, ikisini birbirinin yerine kullanmak doğru değil. Her ikisi de bulaşıcı solunum yolu hastalıkları olsa da, farklı virüslerden kaynaklanıyor ve şiddetleri büyük ölçüde değişebiliyor.

Erzincan Sabah Gazetesi Muhabiri Uzmanına sordu, Grip ve Soğuk Algınlığı nedir, birbirinden ayırt edilebilir mi. Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi Tıp Fakültesi Dr. Öğretim Üyesi Mengücek Gazi Eğitim ve Araştırma Hastanesi Kulak Burun Boğaz (KBB) Uzman Dr. Serkan Altıparmak kış ayları ile birlikte hasta sayısında artış gözüken üst solunum yolu hastalıkları, Grip ve Soğuk algınlığını konuştuk.. .

SOĞUK ALGINLIĞI,  BOĞAZ, BURUN, SİNÜS VE SOLUK BORUSUNU ETKİLEYEN BULAŞICI BİR VİRAL ÜST SOLUNUM YOLU HASTALIĞIDIR

KBB Uzmanı Dr. Serkan Altıparmak, Grip ve soğuk algınlığı toplum tarafından aynı hastalıkmış gibi bilinse de bu hastalıklar birbirinden farklıdır. Soğuk algınlığı yani halk arasında nezle olarak da bilinen durum gribe göre daha hafif semptomlarla seyreden ve çok fazla sayıda viral ajanın sebep olduğu bir hastalıktır. Soğuk algınlığı,  boğaz, burun, sinüs ve soluk borusunu etkileyen bulaşıcı bir viral üst solunum yolu hastalığıdır. Genelde havadaki veya çeşitli yüzeylerdeki damlacıklar yoluyla kişiden kişiye bulaşır.

İNSANLARIN TOPLU HALDE BULUNDUĞU ORTAMLARDA BU HASTALIK DAHA KOLAY YAYILABİLİR

Grip ise etkeni influenza virüsü olan ve yüksek ateş, yaygın kas ve eklem ağrısı, halsizlik, titreme, boğaz ağrısı gibi daha ciddi semptomlara yol açabilen bulaşıcı viral bir hastalıktır. Kronik hastalığı olanlar, kanser tedavisi görenler gibi bağışıklık sistemi baskılanan hastalarda, çocuk, yaşlı, gebe gibi risk grubunda olan bireylerde ölüme kadar gidebilecek daha ciddi semptomlara yol açabilir. Tam rakamlar bilinmemekle birlikte dünyada her yıl yaklaşık 250 bin ile 500 bin kişinin mevsimsel gripten dolayı hayatını kaybettiği düşünülmektedir. Gribin genel olarak semptomların görülmesinden bir gün önce başlayıp üç beş gün süren bir bulaşıcı süresi olduğu kabul edilmektedir. Bu bulaşıcı hastalıkların görülme sıklığı mevsim geçişlerinde ve kış mevsiminde artış göstermektedir. Bu viral ajanlar ortamın nem ve ısısına bağlı olarak değişmekle birlikte birkaç saatten birkaç güne kadar çeşitli yüzeylerde canlı kalabilir ve dolayısıyla hastalığın bulaşmasına neden olabilirler. Okul, yurt,  kreş, toplu taşıma araçları, kıraathaneler gibi insanların toplu halde bulunduğu ortamlarda bu hastalık daha kolay yayılabilir. Bu hastalıklardan korunmak için öncelikle hasta kişilerin mümkün olduğunca toplu yaşam alanlarından uzak kalması gerekir.

MEVSİMSEL GRİP AŞISI ÖNEMLİDİR

Soğuk algınlığı veya grip semptomlarında, dengeli ve düzenli beslenmeye vurgu yapan Altıparmak;  C vitamininden zengin gıda alımı, Bol sıvı tüketimi, Dışarıdan gelindiği zaman ellerin mutlaka yıkanması, Virüs barındıran kişilerle temastan kaçınmak, Alkol sigaradan uzak durmak, Hapşırırken veya öksürürken ağzımızı tek kullanımlık mendille kapatıp sonrasında mendili çöpe atmak, mendil yoksa kolumuzu kullanmak ve eve gittiğimiz zaman elbiselerimizi değiştirmek, mecburen elimizi kullanmak zorunda kalırsak da hemen mutlaka ellerimizi yıkamak, Özellikle kış aylarında oda  veya çalışma ortamını ara ara havalandırmak, Hasta kişilerin odalarını ve çarşaf, yorgan gibi kullandıkları özel eşyaları temizlemek, Kronik hastalığı olanların hastalığını kontrol altına almak, Özellikle kronik hastalığı olanlar, bağışıklık sistemi zayıf olanlar, hamileler ve sağlık çalışanları gibi risk grubundaki kişilerin mevsimsel grip aşısı olmaları önemlidir. Bu hastalıkların tedavisinin temelini destek tedavileri oluşturmaktadır. İstirahat,  bol sıvı tüketimi, burnun nemlendirilmesi, boğaz gargaraları, ağrı kesici ve ateş düşürücü gibi ilaçların kullanımı hastaların büyük bölümünde semptomları azaltacaktır. Ayrıca grip hastalığında kullanılabilecek oseltemavir ve zanamavir gibi etken maddeli antiviral ajanlar doktor kontrolünde kullanılabilir.

GRİP VE SOĞUK ALGINLIĞININ TEDAVİSİNDE DOKTOR TAVSİYESİ OLMADAN ANTİBİYOTİKLER KULLANILMAMALIDIR

Burada önemli bir konuya değinmek istiyorum: Eski zamanlarda daha sık,  günümüzde ise daha nadir karşılaştığımız bir durum olan hastaların antibiyotik kullanma istekleri. Grip ve soğuk algınlığının tedavisinde doktor tavsiyesi olmadan antibiyotikler kullanılmamalıdır. Kullanılan bu antibiyotikler hastalığın tedavisine bir fayda sağlamadığı gibi antibiyotik direncine neden olmakta ve ilaca bağlı yan etkiler görülebilmektedir. Dolayısıyla hastaların bu konuda bilinçlendirilmesinin önemli olduğunu söyleyerek tüm hastalara şifa diliyorum” dedi.

Dr. Altıparmak, Grip aşısı olmanın da, özellikle hassas yapıya sahip kişiler için, gerçekten önemli olduğunu vurguladı.

Haberler